EĞITIM-SEANS-WORKSHOP-FARKINDALIK SOHBETLER-SEMINERLER

Tüm çalışmalar Antalya Liman ve Lara bölgesinde ayriyeten Manavgat’ta yapılmaktadır. Keyifli döşenmiş ve sıcak ortamda deneyimli eğitmen ve terapistlerle beraber sizi aşağıdaki hizmetleri vermekteyiz: * REİKİ * Ezoterik Şifa* Innerspeak*yaşam Koçluğu*Tekrar Bağlantı* Theta Healing* Nefes koçluk ve özel seanslar* Mor Alev-Silver Violet Flame * 3.göz psişik güçlendirme *7 çakra kaynağı *Altın üçgen *Angel Light*Başmelek Mikail Enerjisi*Başmelek Cebrail enerjisi*Bolluk Bereket Reikisi *Büyük merkezi güneş uyumlaması *Derin şifa reikisi*DNA Şifası Reikisi *Dove güçlendirme *Eterik Kordon akımlarını güçlendirme *Full Spectrum Healing *Gümüş Mor Alev *Imara Reiki*Karmik ilişkileri aydınlatıcı reiki *Lighterian melek bağlantıları *Meleklerin Renkleri *Neptün gezegeni*Prana *Psişik korunma alevi *Rakama Reiki*Şans Reikisi *Takyon

30 Aralık 2014 Salı

RÜYALAR, GERÇEKLİK VE BİLİNÇDIŞI


Şu anda bu yazıyı okurken bunun bir rüya olup olmadığını nasıl bilirsiniz? “Bu bir kelime oyunu, şu anda uykuda olmadığımın farkındayım. Çünkü uyumadığımı biliyorum.” diye düşünebilirsiniz. Fakat bu konuda karar vermek için acele etmeyin. Çünkü şu anda bu yazıyı okurken rüya görüyor olabilirsiniz... Bunun doğru olmadığını tekrar kontrol etme ihtiyacı hissettiniz mi? Bunun doğru olmadığını yüzde yüz ispatlamak mümkün değildir. Çünkü bazı rüyalarımız gerçek yaşamdan bile daha gerçektir. Rüyanızda  canınızın acıdığını hatırlıyor musunuz?

25 Aralık 2014 Perşembe

GÜÇLÜ OLMAK VE ARZU ETTİĞİMİZ DİĞER HER ŞEY HAKKINDA...



“Güçlü olmak hanımefendi olmak gibidir. İnsanlara öyle olduğunuzu söylemek zorundaysanız, değilsiniz.”
“Being powerful is like being a lady. If you have to tell people you are, you aren’t”
—Margaret Thatcher
Bu güç hakkında, ve aslında olmak istediğimiz her şey hakkında söylenmiş en güzel laflardan birisi herhalde. Bizim olmak istediğimizle, olduğumuzu fark etmekten korktuğumuz kişiler arasındaki zorlu yaşamımızın özeti…

12 Aralık 2014 Cuma

EVİM EVİM GÜZEL EVİM…



“Bekleme; “doğru zaman” asla gelmeyecektir. Bulunduğun yerde başla ve senin emrinde olabilecek her türlü araçla çalış! Gideceğiniz yol üzerinde daha iyi aletler bulunacaktır.” - Napoleon Hill

Kendinizi en fazla neredeyken çok iyi hissediyorsunuz? Bu sorunun cevabı benim için kesi̇nli̇kle “EVİM”:) Yaşadığımız ya da en çok zaman geçirdiğimiz yer ile aramızdaki enerjisel uyum, inanın sandığımızdan çok daha önemli. Dolayısıyla, bizim enerjimize uygun olmayan bir yerde uzun süreler geçiriyorsak, kendimizi yükseltmemiz şurada dursun, iyilik halimizi korumamız bile oldukça zor olacaktır.

7 Aralık 2014 Pazar

KISKANCIM BEN KISKANÇ




Ertuğrul Özkök: "Kıskançlık, ölümle şehvet, cehennemle cennet arasındaki en tehlikeli sınırdır."
“Kıskançlık birçok insanın yaşamını etkileyen rahatsız edici duygulardan birisidir. Kıskançlıkla birlikte çoğu zaman öfke, değersizlik, mutsuzluk, yalnızlık ve çaresizlik gibi duygular da yaşanır. Bu duygulara değersizlik ve özgüvensizlik ile ilgili düşünceler eşlik eder.” “Kıskançlık hem sahip olduğunu yitirebileceği, hem de başkalarının sahip olduğuna kendisinin de sahip olması gerektiği düşünüldüğünde hissedilebilen bir duygudur.” Bir kimse bir üstünlük gösterdiğinde veya sevilen birisinin, başkası ile ilgilendiği kanısına varıldığında takınılan olumsuz tutum, hasetçiliktir.

29 Kasım 2014 Cumartesi

ANNESİNİ ARAYAN BAŞARILI ERKEKLERİN YAŞAM YOLCULUKLARI



“Kişi anne sevgisinden uzak kalırsa ya âlim olur ya zalim.” demişler. Annemizle olan ilişkimizin hayatımızı ve hatta dünyayı nasıl değiştirdiğini gelin birlikte inceleyelim.

 Anneniz sizi, sadece sizi içeren o çok özel tohumun toprağıdır. Tohum ne kadar güçlü, önemli, değerli olursa olsun eğer toprağa ekilmezse zaman içinde çürür. Ürüne dönüşebilmesi ancak toprağa kavuşmasıyla olasılık kazanır.

28 Ekim 2014 Salı

KARMA NEDİR?



Hayatımız bu dönemde neden KARMA Karışık oldu ?

Bizim hayata gelme amaçlarımızdan birisi de, enerji temizliğidir.

Dünyaya gelirken atalarımızdan getirdiğimiz genlerle geliriz ve onlar tarafından almış olduğumuz negatif dış etkenleri de farkına varmadan taşırız.

24 Ekim 2014 Cuma

İnsanları Tanıyalım


İnsanlar çeşit çeşit... Ansiklopedi Blaenckarta sizler için genel olarak onları özetledi... İşte genel insan profilleri, işte yapmanız ve sakınmanız gereken hususlar... Açıklamalar, kişilerin kendini nasıl tanımladığı üzerinden yapılmıştır;

22 Ekim 2014 Çarşamba

Ruhsal Gelişim ve İçsel Farkındalık


Ruhsal Gelişim hepimizin zihninde farklı çağrışımlara yol açabilecek biraz belirsiz bir kavram. O yüzden öncelikle biraz “gelişim” ve sonra da ruhsal gelişim kavramlarına açıklık getirmemiz gerekiyor.
Ruhsal Gelişim Ne Demektir?

7 Eylül 2014 Pazar

ONLİNE Melek Bağlantıları-Angel Links



THE ANGEL LINKS (MELEK BAĞLANTILARI)

En Yüksek Melek Âlemleri ile Essiz Rehberlik Bağlantısı Beş Lightarian Melek Bağlantısı, sizin için bir Seraf (Serafin'in bir üyesi) ve dört Baş Melekten oluşan "A - Takımı" olarak adlandırdığımız melek grubu enerjisinin beş üyesinin her biri ile daimi enerjisel bağlantılar yaratır.

ONLİNE Golden Triangle-Altın Üçgen


GOLDEN TRİANGLE-ALTIN ÜÇGEN
James Parner tarafından kanalize edilmiş, Tanrıça İsis ile bağlantılı özel bir tekniktir. Üçüncü gözü aktive ederek sezgi ve telepati yeteneklerini geliştirmek veya şifa vermek amacıyla uygulanır.
Uyumlama yolu (el verme) ile aktarılır. Enerji çalıştırıldığı zaman üçüncü gözde dönen bir piramit hissini verir. Tek aşamalıdır.

ONLİNE Kundalini Reiki


KUNDALİNİ REİKİ
Kundalini Reiki oldukça sade ve oldukça etkili bir şifa sistemidir. Temeli vücuttaki şifa kanallarının ve çakraların açılması ve niyet ederek kendimize yada başkalarına şifa vermeye dayanır.
Bizler yerküre enerjisini 1. çakradan (kök çakra) vücudumuza alırız. Bu enerji tüm çakraları ve ana enerji kanallarını dolaşarak tepe çakradan çıkar. Kundalini enerji kanalı kök çakrada başlar ve tepe çakrada son bulur. Kundalini'nin açılmasıyla çakralar tam olarak temizlenir ve enerji kanalları açılır.

ONLİNE Reiki


USUI REIKI 1.SEVİYE 
(GİRİŞ - ARINMA)
Reiki kelimesi Japonca'da; "Ruhsal Bilgelik Rehberliğinde Yaşam Gücü Enerjisi" demektir. Yediden yetmişe herkesi maddi manevi sağlığa götüren bir ışık yoludur. Tanrısal sevgisiyle bütüne yönelik ve içinde varoluş ruhunu taşıyan her varlığa, ayırım gözetmeksizin, ancak tekamül sınırlarına uygun bir şekilde etki eden bir uygulamadır.

ONLİNE Temel EFT


Temel EFT
Duygusal Özgürleşme Teknikleri, özgün tanımıyla “Emotional Freedom Techniques” (EFT) gerek ağır ruhsal sorunların; gerekse günlük streslerin, bağımlılıkların, öfke, endişe, acı, üzüntü, suçluluk gibi olumsuz duyguların, uyku düzensizlikleri, sınav heyecanı, güvensizlik, yersiz korku gibi problemlerin ortadan kaldırılmasında kullanılan ve kişinin kendi kendine uygulayabileceği bir yöntemdir. Soruna bağlı olarak başarı oranı %85-97 arasındadır.

13 Ağustos 2014 Çarşamba

Zaman Baskısı Yalan Söyletiyor




İnsanları hangi etkenlerin insanları yalan söylemeye ittiğini bulmayı amaçlayan araştırma, Amsterdam Üniversitesi’nden Shaul Shalvi ve Ben-Gurion Üniversitesi’nden Yoella Bereby-Meyer ile Ori Eldar tarafından yapıldı.

23 Temmuz 2014 Çarşamba

AŞK SANDIKLARIMIZ


Hiç düşündün mü, başımıza gelen ya da gelmeyen, bizi bulan ya da bulmayan her şey istek ve arzularımızla değil de kendimize bakışımızla, şu kısacık hayattaki var oluşumuzla, duruşumuzla ilgili. Bence aşk, buna dâhil.
Bir şeyi çok istersek sahip olacağımıza inandırıldık. Yıllar boyu. “İstemek,” dediler, “birinci kural. Ama çok isteyeceksin.” Sokaklarda sırtı çökük, boynu bükük, bir karış suratla yürüyüşümüz bundan. Çok istedik ama olmadı. Niye’sini kimse bize söylemedi. “Yeterince istememişsindir, çaba göstermemişsindir,” diyen oldu sahi.

1 Temmuz 2014 Salı

Stres: Hayatta Kalma İçgüdüsü




Başımıza her ne gelirse gelsin stresten biliyoruz. Stres, herkesten ve her şeyden bağımsız, çağımızın yeni canavarı sanki. Aslında durum hiç de sandığımız gibi değil. İnsan, kanser ya da kalp hastalıkları gibi, uzun yaşamanın hastalıklarına ulaşabilecek kadar kendi hayatta kalma mücadelesini kazandı. Peki, bizi hayatta kalma içgüdüsü stres, neden şimdi bu kadar kötü adam oldu. Dengelerimiz ve yaşam tarzımızın değişmesinden kaynaklanıyor olabilir mi sizce? Yoksa insan farklı boyutlara doğru bir yolculuğa mı başladı?
Daha hızlı koş!

24 Haziran 2014 Salı

DUYGUSAL FARKINDALIK


Duyguların ve duygusunun hem kendi için hem karşısındaki için fakında olmaktır. Duygusal zeka EQ ile ilintilidir. “Ne için ne yapıyorum?” sorusunun cevabıdır.
Karşınızdaki size bir şey anlatırken gösterdiği duygu bazen aslında gerçek hissettiği şey değildir. Bu duygusal yalancılıktır. Bunu herkes yapar. Gerçekten ne hissettiğini bilmek istersiniz. Gerçekten mutlu mu? Şu andan memnun mu?  Benden memnun mu? Sözünde duracak mı? Beni sevdi mi? Bana güvendi mi? Ona yalan söylediğimi anladı mı? Gerçekten üzgün mü? Gerçekten üzgün değilse neden öyle gösteriyor? Duygular ve düşünceler üst üste binmiş durumdadır.

20 Haziran 2014 Cuma

Affetmenin Hafifliği




Yunusların gösteri yaptığı bir havuzun kenarında, onları ilk kez bunca yakından görmenin coşkusu her yanıma dağılmış. Büyük gövdelerine karşın, gülümseme işareti çizilmiş gibi görünen yüzleri mi, yoksa gösteri sonrası herkes dağılıp giderken, havuz kenarına başlarını yaslayıp, gözleri ile izlemeleri mi- bunun için kafalarını yan çevirmeleri gerekiyor- bakışları mı bilmem, bende başlarını okşama duygusu ile karışık hüznü uyandırıyor.

7 Haziran 2014 Cumartesi

MİND,BODY&SOUL ÇOCUKLARI YAZ FARKINDALIK ATÖLYESİ


MİND,BODY&SOUL ÇOCUKLARI YAZ FARKINDALIK ATÖLYESİ

MBS farkındalık Atölyesinde haftada 2 günü Çocukların bireyselliklerine ve becerilerine sahip çıkıyoruz ve bunları yaşamlarına dahil etmek için destek oluyoruz.
Bir çocuğun gelişiminde üç şart önemlidir.
1-Başkalarıyla ilişkileri (çocuk yetişkin ilişkisi-çocuk arkadaş ilişkisi)
2-Evren ile ilişkisi
3-Çocuğun becerileri
Bu üç şart bizim çalışmalarımızın esasını oluşturur.

26 Mayıs 2014 Pazartesi

Psiko-Aromaterapi




Hiç düşündünüz mü neden ayak kokusu bize itici veya utanç verici gelir de, limon kolonyasının kokusu bizi ferahlatır ya da parfüm gibi uçucu bir maddeye tonlarca para harcarız...

13 Mayıs 2014 Salı

BAHÇEMİZDE AÇAN ŞİDDET ÇİÇEKLERİ


Dünyayı bir şiddettir bir terördür sardı ve aleni her yerde bunları içeren görüntüler yayınlanıyor. Ben bile mümkün olduğu kadar bu tür haberleri ve görüntüleri izlememeye, hele ki çocuğuma bunları hiç izlettirmemeye çalışıyorum. Bu şiddete çocuklarımız ve geleceğimiz için “Hele bir dur” demenin zamanı geldi artık… Neden mi? Bakın şimdi Google’da “yaşındaki çocuk” yazarak bir arama yaptırdım ve gelen başlıkları aşağıya yazıyorum…

4 Mayıs 2014 Pazar

Seçim Ustası mı, Durum Kurbanı mı...?


Önünüzde iki seçenek vardır: ya “seçim ustası” olacaksınızdır yada “durum kurbanı”.
Seçim ustası olmak deyince akla ilk, doğru seçimleri yapmak ve buna göre hayatımızı daha olumlu yönde şekillendirmek gelir. Zira pek çok kişisel öğreti kitabında bunu dayatırlar bize.

23 Nisan 2014 Çarşamba

EYVAH KIZIM BÜYÜDÜ…………


Sayın anneler, babalar! Sizin de çok cici ama başınızın belâsı bir yeni yetme kızınız var mı? Siz de bu günlerde durup durup "Eyvah kızım büyüdü!" diyor musunuz? Kimseye açıkça söyleyemediğiniz bir suçluluk duygusu duyuyor musunuz? Kendinizi pek mi hazırlıksız yakalanmış hissediyorsunuz?

19 Nisan 2014 Cumartesi

TANRI TANRIÇA OLSAYDI DÜNYA MİS GİBİ HANIMELİ KOKARDI……..


 Tanrı, diğer bir deyişle; eril enerji, hepimize bir takıntı olmuş durumda. Oysa sonlandırılmalıdır takıntılar. Bırakılmalıdır. İllüzyona uğramış kadın ve erkekler sahaya inmiş durumda. Şu an da kadınlar da eril enerji ile ilerliyor. Dişi enerji yok. Özünden uzak hangi varlık olursa olsun erili ile ilerliyor demektir. O halde eril bir Tanrı takıntısı ile ilerleyemiyoruz. Dişi enerji örtülü kaldığı sürece erildeyiz. Biz kaynaktan uzaklaştıkça sevgiden mahrum kalıyoruz.

3 Nisan 2014 Perşembe

Bankamatik Ebeveynler



Günümüzde bazı anne babaların çocuklarıyla olan ilişkilerini anlamakta çok zorlanıyorum.
 Küçük yaşta iş hayatına atılmak zorunda kalmış her şeyi dişiyle tırnağıyla kazıyarak elde etmiş biri olarak son yıllarda gitgide gözüme batan anne-baba ve çocuklar arasında ‘özellikle maddiyata dayalı’ ilişkilere dair gözlemlerimi paylaşmak istiyorum.

1 Nisan 2014 Salı

Bolluk, Bereket ve Daha Bir Sürü Şey...



Semt pazarının kurulduğu Cuma günlerini saymazsak, genelde sessiz, sakin, kendi halinde bir sokakta oturuyorum. Dışarıya biraz kulak verdiğimde, kolaylıkla kuş cıvıltılarını duyabiliyorum. Biraz daha dikkat kesildiğimde ise, en az beş farklı çeşit kuş sesini ayırt edebiliyorum. Kumrular, kargalar, martılar, kırlangıçlar, guguk kuşları, bülbüller, vs.

27 Mart 2014 Perşembe

BİR ADIM ÖTESİ


Çok sıcak bir yaz gününde, sağa sola koştururken, dilimiz damağımız kurumuşken en net olarak hissettiğimiz şey susuzluktur değil mi? Ve pek tabi ki bu susuzluğumuzu gidermek isteriz. Bunun için o anda elimizin altında su varsa ne ala, hemen içiveririz. Yoksa bir cafeye oturup buz gibi bir meyve suyu, ayran, kola, bira, soda veya herhangi bir şey içmemiz de bizim ihtiyacımızı gidermeye yetecektir. Bir yerde oturmak için vaktimiz yoksa da, o anda susuzluğumuzu gidermek için canımız ne çekiyorsa gider br büfeden alırız ve içeriz. Susuzluğumuz geçer ve dilimizden istemsiz ve derinden bir Ohhh! dökülüverir. Çünkü artık susamıyoruzdur, ihtiyacımızı gidermişizdir.

25 Mart 2014 Salı

Yın ve Yang


“Kişi, aydınlık figürler imgeleyerek değil, karanlığın bilincine vararak aydınlanabilir. Ancak bahsi geçen ikinci yöntem tatsızdır ve bu nedenle tercih edilmez.” C. G. Jung
Yin ve Yang Uzakdoğu felsefesinde evrendeki diyalektik kutupluluğu gösteren karşıt çifttir. Bir daire ve içlerinde karşıt kutbunu taşıyan siyah-beyaz ile sembolize edilir. “Yin ve Yang sözcüklerinin etimolojisi şöyledir: Yin bir tepenin gölgelikli kuzey yanını, Yang da güneşli güney yanını tanımlar.” 

18 Mart 2014 Salı

AYDINLANMA NEDİR ?


"Sapiens pol ipse fingit fortunam sibi." “Bilge, kendi mutluluğunun efendisidir.” Plautus
“Aydınlanma nedir?”sorusu var oluşun anlamını arayan akil insanlar tarafından tarih boyunca sorulmuştur. “Bu insanlar karşılaştıkları zorluğa ve toplum tarafından dışlanmalarına karşın, kendilerini yalnızca bir yanıt bulmaya adamışlar ve birçoğu yaşamlarını bu yolda insanlık için feda etmişlerdir. Onların zahmetli arayışları; kendini bilmeye, evreni bilmeye ve bilgiye duydukları açlık tarafından yönlendirilmiştir. Sorulan soruların bazıları: “Ben kimim? Neden buradayım? Nereye gidiyorum? Yaşamın anlamı nedir?”dir.”[1] “Aydınlanma felsefesi genel olarak insanın kendi yaşamını düzenlemesini yeniden gündeme almış, hem düşüncenin hem de toplumsal yaşamın köklü değişimlere uğrayacağı bir sürecin fikirsel ve felsefi başlatıcısı olmuştur.

13 Mart 2014 Perşembe

Karanlık Ancak Işığınızla Aydınlanacaktır



Evrensel bir çağa girmiş olduğumuz bu döngüde, global anlamda insanlar adeta ikiye ayrılmış görünmektedirler: İyiler ve kötüler! Buna Agartha ve Shambhala ya da başka bir deyişle ışık ve karanlık güçlerin karşı karşıya gelmesi de diyebiliriz.

8 Mart 2014 Cumartesi

İnternet Ruhunuzu Nasıl Etkiler?


Bu kez, benim “Ruh, İnternet, ve İnternetin Ruhu” adını verdiğim bir başlığı incelemek istiyorum.
 Akla gelen ilk soru : İnternetin bile bir ruhu mu var?
Eski zamanların bilge insanlarına göre, var olan herşeyin bir ruhu vardır, bu yüzden internetin de diğer başka varlıklar gibi ruhunun olduğuna ikna olmuş durumdayım. Eğer ruhu olmasaydı, var olamazdı ve yaşamını sürdüremezdi.

5 Mart 2014 Çarşamba

Yeni Enerjinin İçmimarı...


Bölüm 1: Başlangıç
Kendini yeni enerjiye açmak demek, evinizi yeniden dizayn etmek için bir iç mimara teslim etmek gibidir. Mimar sizden gelecek talimatı bekler. Siz de hadi dediğiniz anda başlar ekibiyle çalışmaya. Önce evinizdeki tüm eşyaları çıkarttırır. Her ne varsa. Bu arada o eşyaların altından unutulmuş neler neler çıkar. Nasıl toz toplanmıştır altı yumak yumak böyle. Hani normalde kendi evimizi cillop gibi yaparız da ruhumuzun evlerini temizlemeyiz pek.

4 Mart 2014 Salı

Duygularımız ve Gevşemenin Önemi


Gevşeme, çok derinden gevşeyebilme insanın psikolojik gelişiminin, sağlığının anahtarıdır .
Büyük işler başarmış, tarihe geçmiş kişilerin hayatlarını çeşitli açılardan inceleyen bir kitapta bu kişilerin özelliklerinden bahsederken hepsinde de derin bir gevşeyebilme özelliği bulunduğu tespit edilmiş olduğunu okumuştum. 

28 Şubat 2014 Cuma

Ne Kadar İçtensin?


“Seni seviyorum”, “Seni seviyorum” , “Seni seviyorum”... Ne kadar romantik, duygusal, anlamlı... Söylenmesi, yazılması, çizilmesi... Oysaki ağızdan çıktığı anda, kelimelere dönüştüğü anda değerini yitiren birşey olduğunu farkettiğinizde acaba sevmekten de vazgeçer miydiniz? Elbette vazgeçmezdiniz. Çünkü sevmek “içten” gelen bir şeydir..
Peki içtenlik nedir? Tomurcuk kırıldığında çiçeğe dönüşür. Kalp kırıldığında hislere. Çiçek ise kırılmaz. Kırılan tomurcuktur ve iyi bir amaç uğruna olur bu. Şimdiye dek sevmek olarak düşündüğünüz şey sevgi değildi. Gerçek sevgide kalp kırıklığı yaşanmaz. Kalp kırıklığı sadece ve sadece isteklerin, beklentilerin, umutların kırıklığıdır.   

26 Şubat 2014 Çarşamba

Akışta Olmak Bir Nehir Gibi



Suya bakın, nasıl da akıyor kendi yolunda. Eğiliyor, kıvrılıyor, karşısına çıkan engellerden zorlanmadan kayıyor… Gitmesi gerektiği yere doğru akıyor; nereye gittiğini bilmeden, umursamadan. Süzülüyor toprakta, adeta dans ediyor. Dans ederken söylüyor şırıltılarla şarkısını. Su akıyor, buluyor yolunu; yorulmadan, zorlanmadan, güç harcamadan kendi halinde…     

25 Şubat 2014 Salı

Utangaçlığı Yenmenin Yolları



Araştırmalara göre, her geçen yıl özellikle kadınlar daha çok utangaçlık problemi yaşıyor. Tanımadığınız ya da yeni tanıştığınız insanlara karşı utangaç mısınız? Bu soruya cevabınız “Evet” ise, telaşa gerek yok. Çünkü siz tamamen normal birisiniz.
Yüzünüz mü kızarıyor?
Eğer yeni iş ortamında, ayağa kalkıp kendinizi tanıtmanız istendiğinde, yüzünüz kızarıyor, sesiniz titriyorsa, kalabalık önünde konuşmanızı gerektirecek durumlardan uzak durmaya çalışıyorsanız, maalesef utangaçsınız. Ancak “herkes konuşkan, girişken olmak zorunda değil” gerçeğini de aklınızdan çıkartmamanız gerekiyor.  

Korkunuzu Belirleyin,Rahatlayın.......


ÇÜNKÜ....Canım sıkkın. Kendimi tembellikten sıyırmam lazım. Hiç bir şey yapmadığımı son zamanlarda motivasyonumun düştüğünü farkettim. Aslında buna sebep olan şey önemli bir karar aşamasında olmamdı. Belki sizede oluyordur. Aslında sizin için neyin doğru olduğunu bilir ama sevdikleriniz için ertelerseniz. Kararlar bir türlü alınmaz. Sonra her şeye karşı bir isteksizlik söz konusu olur.
Aslında her şey yine en güzel şekilde devam ediyordur ama siz kendinizi sabote etmek için kalkan balığı gibi diplerde olmayı seçersiniz. Neyse ki pahalı ve lezzetli bir balıktır kalkan. Hayatın içinde ki bu inişlerde büyük kazançlara sebep olur ve büyük değerlere. Bütün diplere düşüşümüzde bize indiğimiz kadar yukarıya çıkma şansı verir. İnişe geçtiğimiz noktadan daha yukarıya hemde.
Neyse, öylece ofiste oturmuş kendi kendimi sabote ederken elime telefonu alıp sevgili arkadaşım Meltem’e mesaj çektim. İki cümle “yardıma ihtiaycım var, hiç bir şey yapmak istemiyorum.” Gerçekten “yardım istiyorum” diyebileceğin dostlarının olması ne güzel bir şey. Cevap gecikmedi “bir saate yanındayım.”
Derin bir nefes aldım. Şükrettim. Günah çıkarmam lazım. Çünkü bu aralar kendimi beni sevenlere karşı iki yüzlü hissediyorum.
Bir saatten daha kısa bir sürede yetişti arkadaşım. Biz yetti ya da yetişti deriz Ege’de. Çokta hoşuma gider bu söz.    

24 Şubat 2014 Pazartesi

  

İnsanın yaşamı bir yola benzetilir, bazen yolu aydınlıktır, bazen çakıl taşları, kayalar da çıkabilir karşısına. Bazen yol bir anda karanlığa getirebilir kişiyi… Ya da yanlış bir yola sapıveririz. İçimizde derinlerde bir şey bizi uyarsa da, o yolda gitmekten kendimizi alamayız. Neden? Nedir ısrarla içimizdeki dürtüye inatla o yola devam etmemize sebep?
O, her neyse, onu yaşama isteği, sanki bizi saf dışı eder. O yolda sıkıntıya düşeceğimizi bile bile içimizdeki geri dönülmez istek nedir? Toplum normlarının, kuralların ve tüm insan tecrübelerinin ışığından niçin yararlanmak istemez insan? İllaki sobada elini yakan çocuk gibiyizdir. Oysa anne çocuğunu uyarmış ve elinin yanacağını söylemiştir. Ama çocuk yine de sobaya ya da ateşe elini uzatır. Acı çekmek pahasına insan doğası, kendisi görmek, yaşamak, bilmek ister…
Öyleyse her şey deneyim için olabilir mi?     

23 Şubat 2014 Pazar

EZOTERİK ŞİFACILIK



Yaklaşık 2500 yıl önce, Yunanlı doktor Hipokrat [ i.Ö. 460-337 ], şifacılık sanatını öteki mabet bilimlerinden ayıracak olan ilk adımları atmıştı. Hipokrat, doğadaki gözlemlenebilir hususlara dayalı bir yaklaşımı benimsemiş ve doktorları, o zamanlardaki tutucu ya da bilinçsiz uygulamalar ile artık batıl hale gelen bir şifa sisteminden uzaklaştırmıştı. Denilebilir ki, bu uygulamaları rejenere edecek bir tıbbın temelini atmıştı. 
Bu gün, esası Hipokrat'a dayanan klasik tıp uygulamalarının hakimiyetine rağmen, giderek artan bir ilgiyle, kadim dünyanın çağları aşıp günümüze kadar gelen, psikospiritik mahiyetteki "ezoterik şifacılık" yaklaşımlarının üzerine de eğilinmeye başlanmıştır.  

MBS-NEFES ATÖLYE





NEFESİNİZ  ŞÖLENİNİZ
 NEFESİNİZ  KUTLAMANIZ  OLACAK!

Doğal Nefes ve nefesi açmaya yönelik çalışmalar, sistemimize yüksek miktarlarda oksijen taşıyan bir iyileştirme sürecidir.
Nefes uygulamaları, tüm dünyada kırk yılı aşkın bir süredir kullanılıyor insanın sağlığı ve kişisel gelişimi üzerinde en etkin çalışma yöntemi olarak popülerliğini devam ettiriyor ve milyonlarca insanın yaşamına sağlık, enerji, gençlik ve huzurlu bir zihin olarak geri dönüyor.   

Aşama Aşama Reiki: Reiki’nin Seviyeleri


Bütün okült ve ezoterik gelenekler, her ruhun amacının tekamül etmek olduğundan bahsederler. Her ruh tekâmül ederken muhakkak zorluklar yaşamaktadır. Her ne kadar kendi dualitemizde ceza-ödül sistemi varmış gibi görsek de, aslında içsel olarak biliriz ki her olayın sonu bizim için hayırlıdır.   

Bolluğun sırrı.......


Bolluğun sırrını aramaya çıkan genç bir adam ile ilgili kadim bir Vedik öykü vardır. Aylar boyunca tüm ülkede seyahat eder, bir gün ormanın derinliklerinde spiritüel bir üstada rastlar ve ona sınırsız zenginliğe ve varlığa sahip olmanın anahtarını bilip bilmediğini sorar. 

Altın Sayfalar


Kaba kumaştan kahverengi bir entari giymiş yaşlı bir adam, küçük bir kamp ateşine doğru eğilmişti. Arkasındaki kayalarda sarı-beyaz alevlerin ışığı oynaşmaktaydı. İki kişi yaşlı adama yaklaştı. Bunlar Richard Bach ve karısı Leslie idi. Adamın elinde alevli güneş renginde bir değnek tutmakta olduğunu fark ettiler. Işığı öyle parlaktı ki…    

Kiyafetinizi size ne söylüyor


GİYSİLERİNİZ VE GARDIROBUNUZ SİZİN İÇİN NE DİYOR!

Stil Danışmanlığı eğitimlerim süresince, derste öğrendikçe eve gelir gardırobuma tekrar tekrar bakar ve şaşırarak “aaa içgüdüsel doğru yapmışım” ya da “aaa evet ya ne kadar çok aynı hırkam varmış” dediğimi hatırlıyorum. Gardırobunuzu en son ne zaman incelediniz bilmiyorum ama oda aynı ruhumuz gibi anlaşılmak ister.   

Spirituel Uyum ve Birlik Platformu Gerçekten sağlıklı olmak aslında çok yönlü bir deneyimdir ve vücudun ruhen, bedenen, zihnen sağlıklı ve uyum içinde çalışması sonucunda oluşur. MIND,BODY & SOUL sub Platformundaki etkinlikler ve çalışmalar ile esen kalın!