İnsanlar çeşit çeşit... Ansiklopedi Blaenckarta sizler için
genel olarak onları özetledi... İşte genel insan profilleri, işte yapmanız ve
sakınmanız gereken hususlar... Açıklamalar, kişilerin kendini nasıl tanımladığı
üzerinden yapılmıştır;
06.09.2005 tarihli
eklenti; Sevgideğer okuyucu, "bunlardan hiç biri bana uymuyor" ya da
"aradığım x şahsiyetinin karakter özelliklerini bulamadım" diyorsanız
lütfen ekleyiniz!
Yalnızlığı seviyorum ben... Arada yapılması gereken bir
atraksiyondur ama arada! Kişi kendini dinlemeyi kendiyle olmayı bilmelidir
tabii. Fazlası takım ruhuna inanmamayı getirir. Bireysel sporlara yöneliş hat
safhadadır. Kişi “tek başına zaman geçirmeyi başarabiliyorsam neden başkalarını
hayatıma sokayım” olur… Ama söyleyeyim kendinle bile fazla kalmayacaksın…
Bakınız dikkat edilmesi gereken hususlar ilk şık; fazla muhabbet tez ayrılık
getirir… Kişinin kendinden bile kopuşu söz konusudur. İki olmayı kesinlikle
beceremez… Bu tiplerle, süreklilik arz eden ilişkilere girilebilite ihtimali
sıfıra yakındır… Kasmayınız...
Ortamların adamıyım ben... O yeee! İşte trendi yakalamak!
Sosyalitenin tepe noktasına (Peak Point) vardığı bu türde; yalnız kalmayı
becerememe gibi bir meziyet gelişimi söz konusu olabilmektedir. Cep telefonu
ile yapışık olan bu kişilik türü hayatının belli noktalarında sıçışlar yaşamaya
mahkûmdur zannımca… Cep telefonu çalış sıklığı sebebi ile bir hal-hatır sorma
muhabbetinin bir saatte tamamlanabilmesi tehlikesi mevcuttur. Tanışmak için can
atılmaması tavsiye olunur...
Çevresi kalabalık yalnızlardanım… Şimdi bu nasıl bir
perhizdir ve bunun lahana turşusal bağlantısı nedir? Yalnız kalmayı seviyorsan
çevren niye o kadar kalabalık, kalabalık olmaktan haz ediyorsan neden
yalnızlığı da tercih edersin… Yapılacak iş değil tabii... Ama güzeldir, iyidir
süper yaklaşımdır… Yapabilen takdir edilesidir… Dengeyi bulabilmişse sevin
bunları…
Beni sevin, beni koruyun... Bunlar genelde mutsuzdur. Bu
mutsuzluk ilgi ve şefkate olan ihtiyaçtan gelebildiği gibi ciddi anlamda
psikolojik temelli de olabilir. Hayatın merkezine ya çok kendisini koymasından
ya da çok başkalarını koymasından kaynaklanagelmektedir. Bu insanlar genelde
çok iyi insanlardır fakat işte makus talihten midir nedendir bilinmez hep bir
ben olayı vardır!?! Tek çocuk olma, tek çocukmuşçasına yetiştirilme -istisnalar
dışında- genellikle bu sendromun temelini oluşturur. Bunlara fazla ilgi şefkat
göstermek ciddi bir öz kaynak tüketimine dönüşebilir.
Benden nefret et, zira nefret edilesiyim… Bu temelde bir
nevi bir kimliklendirilme çabası olabileceği gibi gerçekten özünü yansıtıyor
olmaktan da kaynaklanabilir. Kişinin bu yönde dikkat çekebildiğini küçük yaşta
tespit etmiş olması sendromun tohumlarının ufaklıktan atılması anlamına gelir
ki bu şahıs ve içindeki bitki büyüyünce nelere kadir olur siz tahayyül edin… Ha
sadistlik ve mazoşistlikle de bir noktada ilişkilendirilebilecek olan bu olay
sakat bir olaydır. Fakat eklemekte lazımdır ki deveye diken insana da diken
lazımdır:) sevilir yani bu tipler… (bkz. Dikkat edilmesi gereken hususlar Şık
2: 4S kuralı)
Şirinim… Bakınız bu grup ikiye ayrılır; tombullar,
suratından şirinlik akanlar ve şirin olmaya çalışanlar… İkiye ayırdık çünkü son
saydığımız direkt olarak başka bir kültürü temsil eder:) (okz. aşağı) Tombullar
genelde çok şirin olur. Ha her tombul şirin midir hayır tabii ki… Ama
gördüğünüz her tombula, tamam bu kesin şirindir diye yaklaşmanızda da hiçbir
sakınca yoktur… Suratından şirinlik akanlar… Hah işte bunlar var ya bunların
ansiklopedicek hastasıyız… Her ne kadar bugüne kadar tanıdığım tüm şirin
insanlar şirin olduklarının söylenmesinden nefret etse de maalesef öyledirler.
Bu sınıfa giren arkadaşlara onların şirin olduklarını söylerken keskin ve
yıpratıcı olması ve biraz da kafalarının karışması için “çok vahşetengiz bir
şirinliğin var” deyiniz. Şirinlerde her daim şirinliklerinin daha da
vahşileştiği bir döneme geçiş söz konusudur. Sevilesi dönemlerdir…
Kılım ben... Ve sen gibilere sir ağda, epilasyon yapıyorlar
tüy dökücü krem uyguluyorlar senin haberin yok. Tabii kıl, kıl olduğunu bilecek
kadar izan sahibi olsa bu kadar kurtulma çalışmasına bir daha çıkmaz ya neyse…
Lazer, ışın kılıcı bulundurunuz… Bırakınız çıksınlar… (laissez faire!) Bunların ben muhalefetimgillerden
olanları bir yere kadar çekilir diğer süzme kıllar yanında tüy kalırlar…
Müdahale edilemez formattaki kıllardan korkunuz, kaçınız, sakınınız.
Şirin olduğumu sanıyorum... Sadece onlar sanır başka kimse sanmaz zaten. Bu tür (shekerkiz
candymsiller) ne kadar belli olsa da şirin olmadıkları böyle çocukumsu sesler,
böyle ben daha büyümedim tripleri halindedir… Bunlara aşık olan karşı cinsi de
sakınmadan “benden nefret et zira nefret edilesiyim ” ya da “kılım ben”
folderına koyunuz.
Soğuk bir insanım ben... Evet, olabilir napalım… Isıtmaya çalışanlar
düşünsün… Duygu fukaralığı ya da kullanılmadığı için duygu körelmesi yaşar bu
arkadaşlar. Ha tabii içimde azgın coşkun nehirler var formatında kabuklular da
vardır tabii... Yani soğuk gözüküp sonradan voleyi vuranlar... Stratejik ve
başarılı bir olaydır zira nefret edilesi olma özelliklerini kullanarak
keşfettikçe ne kadar şirinim ben bak formatına akmak çaktırmadan “Keşfet beni,
daha çok daha çok aç beni” demektir. İlgi çeker bu grup, işini bilir.
Ortamlarda “Aslında çok iyi biridir” (aslinda iyi monomangiller) diye anılanlar bu sınıfa dâhildir.
Geyik adamıyım ben… Bunlarla ciddi konuşmayın… İşe yaramaz…
Hadımım desen bebek bezi bağlar gezerler. Ciddiyetlerinde bile bir geyik
vardır. Aslında bu şekilde yaklaşmanın prim yaptığına dair bir mantıkla
girilmemişse olaya, gayet de her zaman civarda bulundurulası insan tipi
olabilirler... Siz dert anlatmayın bunlara ama yine de...
Sessizimdir... Korkulası içerik ihtiva edebilir... Dikkat
edilmesi gereken kişiliklerdendir… Bunlar susar susar sonra bir patlar
özellikte olabileceği gibi beceremiyor olmaktan dolayı da konuşmamayı tercih
ediyor olabilir... Her iki türe yaklaşırken ihtimam göstermek icap eder.
Konuşkan kişilikim… Bunlardan uzak durmak akıl ve kulak
sağlığı için yararlıdır... En çok korkulası olan türü çok konuşan but the boş
konuşangillerdir... Fonda sürekli bir şeyler olsun diyorsanız yanınızda
bulundurun… Sağlam sinir dayanıklılığı icap edebilir.
Ben yalancıyım... Şu dünyanın en dürüst insanlarıdırlar.
Bkz. Hepimiz kıtırdarız adlı yazımız.
Aldığım kadar veririm... Hadi len!! Yok öyle bir şey!
Aldıktan sonra vermez bunlar... Temel mantık almak üzerine kuruludur… “Bir o
kadar da ben vereceğim” kendilerini bile inandırmaya çalıştıkları bir
yalandır... (Bencillius saphienus)
Verdiğim kadar alırım... Bkz. motorlar veya İstanbul
Türkçesiyle taksiler:)
Ne alayım ne vereyim... Bunlar yalnız tripleri yapan
arkadaşların türevidir... Bırakınız ne yapmak istiyorlarsa yapsınlar.
Çok şanslıyım... Biri bunu diyorsa hakikaten öyledir.
Çok şansızım... Bir nevi özel hayatlarından ulu orta
bahseden insanlardır... Zira kutup ayısıyla direkt temastan folloş olmuş
tiplemelerdir... Bu beyanatlarından da bu çok rahat çıkarılabilir.
Ben yerine göre her şıkçıyım... (man of all the times) işte
başarılı olmanın yolu tam da bundan geçer… Selamlar sevgiler ey siz her şıkçı,
başarılı insanlar!
DİKKAT EDİLMESİ GEREKEN HUSUSLAR:
Fazla muhabbet tez ayrılık getirir... Doğrudur sonuna kadar
hem de… Az olsun temiz olsun, hızlı tüketişimin (karşılıklı tüketim) anlamı
yoktur.
4S kuralı... O ne diyenler araştırıp öğrensinler... Sonuna
kadar doğrudur. Nerde başarılı bir ilişki görürseniz kurala hemen bok
atmayınız... Başarılı ilişkilerde 4S kuralı devir daimlidir. İlişkide taraflar
dönüşümlü olarak, özne ve nesne olmak nedir gayet iyi bilir, gözlemleyiniz…
Delisi olan her gün ölüsü olan bir gün ağlar... Her gün
ağlıyorsanız içinizdeki caniyi ortaya çıkarınız deliye müdahaleden çok daha az
kontrendikasyonu vardır.
Her şeyin fazlası zarardır... Sizi siz yaptığına inandığınız
değerleri kalın, italik ve altı çizili
vurgulamayın. Başlık formatında gezmenin anlamı yoktur!
Kara kabuklularından sakının… Kabuğu olan her şey alışkanlık
yapma ve can sıkıntısı arttırma potansiyeline sahiptir (bkz. Çekirdek)
Kabuğunun kabuğu olan insanlardan daha çok sakının... Bu tipler kendi
kendilerini anlayamazken sakın ola onları anladığınızı iddia etmek gibi bir
denyoluk yapmayın... Abartmayın yani… :)
Ve aman diyeyim, her zaman durmanız gereken yeri bilin!!
Yazar:Çağla Gürbüz
Kaynak: derki
Pic: United Colours of Benetton
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder